service – Operator. Dr. Burçak Tok https://burcaktok.com Kadın Doğum Uzmanı Tue, 26 Dec 2023 13:08:20 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.8.2 https://burcaktok.com/wp-content/uploads/2022/01/cropped-burcak-tok-logo1-32x32.jpg service – Operator. Dr. Burçak Tok https://burcaktok.com 32 32 Sezaryen Doğum https://burcaktok.com/tedaviler/sezaryen-dogum/ Mon, 15 Aug 2022 14:29:51 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=4434 Sezaryen, anne rahminde plasentaya kadar yaklaşık 10-15 cm’lik bir kesi yapılarak bebeğin cerrahi bir operasyonla anne karnından alınması işlemidir. Bu esnada anne adayına genel ya da lokal anestezi uygulanır. Sezaryen olacak anne adayının mide ve bağırsaklarının boş olması gerektiğinden doğumdan önceki 6-7 saat boyunca hiçbir şey yiyip içemez. Ameliyata girmeden önce son kez tuvalete gönderilir.
Anne adayına bir sonda takılır. İşlemden sonra en kısa sürede kateter çekilmelidir. Genel olarak normal doğum anne ve bebek için risk oluşturuyorsa ya da normal doğum gerçekleşemiyorsa anne adayına sezaryen yapılır. Kişinin karnı plasentaya kadar kesilir ve bebek çıkarılır. Bebek çıkarıldıktan sonra göbek bağı kesilir, plasenta çıkarılır ve kesi geriye doğru dikilir. Sezaryen doğum yaklaşık 40-50 dakika içinde sona erer.

Sezaryen doğum gerektiren durumlar

  • Bebek baş aşağı
  • Çocuk aşırı kilolu
  •  Annenin daha önce histerektomi geçirmiş olması,
  • Annede kan yoluyla bulaşan bir hastalık veya kalp hastalığı varsa,
  • Plasentanın bebekten erken ayrılması gibi durumlar sonucunda kişi sezaryen ameliyatı geçirir.

Doğumdan sonra anne ve bebeğin birkaç gün hastanede kalması gerekir. Ameliyattan sonra anestezinin etkisi azalmaya başladığında kadında ağrı ve hassasiyet hissedilmeye başlanır. Ağrının giderilmesi için damardan çok güçlü bir analjezik verilir. Anne adayının kan pıhtılaşmasını ya da ameliyata bağlı kabızlığı önlemek için bol sıvı tüketmesi ve yürüyüş yapması gerekir.
Ameliyat. Sezaryen ameliyatı olan kişilerin hastaneden taburcu olduktan sonra dikkat etmeleri gereken bazı hususlar vardır.

    • Anne adayını tamamen iyileşene kadar dinlendirmek,
    • Aşırı sıvı tüketimi,
    • Gerektiğinde ağrı kesici alımı,
    • bir ay boyunca cinsel ilişkiye ara vermek,
    • Karın bölgesine baskı yapılmayan bir pozisyonda durmak dikkat edilmesi gereken bir durumdur.
]]>
Sezaryen Doğum Nasıl Yapılır? | Op. Dr. Burçak Tok | Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı nonadult
Doğum https://burcaktok.com/tedaviler/dogum/ Thu, 10 Mar 2022 13:18:00 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=4216 Doğum, ortalama 40 hafta boyunca anne karnında büyüyüp gelişen bebeğin anne rahminden dışarı çıkmasıdır. Yapılan araştırmalara göre bebekler doğacağı zamana kendileri karar verir ve doğmaya hazır olduklarında vücutlarından salgılanan bazı maddeler anneye ulaşır ve böylece anne kendi oksitosinini salgılamaya başlar. Anne adaylarının hamilelik dönemi boyu sabırsızca beklediği doğum anı yaklaştıkça akıllardaki tek soru hangi doğum şekli ile yapacağıdır.

Doğum Çeşitleri Nelerdir?

Hamilelik olduğunu öğrenen anneler daha ilk andan itibaren bebeğinin nasıl dünyaya geleceğini ve bebeğinin ne kadar iyi gelişeceğini düşünmeye başlar. İlk haftalarda doğum şekli, bebeğin ve annenin anatomisine göre tam olarak netleşmese de, ilerleyen haftalarda aileler ve annelerin farklı doğurma yöntemleri arasında seçim yapmaları mümkün olacaktır. Normal doğumun yanı sıra annenin yaşayacağı sancıyı en aza indirmek için zaman içinde farklı teknikler geliştirilmiştir.

Normal Doğum

Bebeğin anne karnından herhangi bir cerrahi müdahale olmadan dış dünyaya gelmesine normal veya vajinal yoldan doğurma denir. Kasılmalar, su gelmesi veya lekelenme gibi durumlarla kendini gösterir. Yüzyıllardır kullanılan normal doğum, doğal doğum olarak da bilinmektedir. İlaç, ağrı kesici ve herhangi bir tıbbi müdahale olmadan gerçekleşen bu doğumda ilk olarak rahimde kasılmalar başlar. Hamileliğin 37 ve 42. haftaları arasında başlayan kasılmalarla birlikte bebeğin vajinal yoldan dünyaya gelmesi olayı gerçekleşir. Normal doğum üç adımda gerçekleşir.

service

İlk aşamada rahim kasılmaları gerçekleşir. Bu kasılmalar her 10 ila 15 dakikada bir meydana gelir ve yaklaşık 14-16 saat sürebilir. Kasılmalarla birlikte bebeğin dışarı çıkabilmesi için rahim ağzının 8-10 cm açılması beklenir. Kasılmaların şiddeti zamanla artacak ve kasılmaların hissedildiği dakikalar arasındaki süre 2-3 dakikaya kadar düşecektir. İkinci aşamada bebeğin doğması gerçekleşir. Annenin ıkınma ve itme hareketleriyle birlikte bebeğin daha kısa bir süre içerisinde doğmasını sağlamak mümkündür. Bu aşama kısa sürebileceği gibi birkaç saatte sürebilir. Son olarak 3. aşamada ise plasenta rahimden ayrılır.

Vajinal doğum yapmanın pek çok avantajı vardır ve kendine güvenen, sancıların üstesinden geleceğine inanan çoğu kadın, sezaryen gerektiren birkaç istisnai durum dışında normal doğum yapmayı tercih ederler. Hamile olduğunu öğrendikten sonra annelik duygusunu deneyimlemeye başlayan kadınlar, doğum tecrübesini baştan sona yaşamak isterler. Doğum sırasında ilaç kullanılmadığı için anne adayı uyuşukluk hissi yaşamaz ve uyanık olur. Bebeğin doğduğu an daha erken bir kavuşma yaşayıp daha güçlü bir bağ kurma fırsatına sahip olurlar.

Normal doğum yapan kadınlar, ağrı kesici ilaç yapılan kadınlara kıyasla vücutlarında daha çok endorfin salgılanır. Bu da annelerin normal hayatlarına daha çabuk dönmelerini sağlar. Aynı zamanda vajinal yolla doğum yapan kadınların, sezaryen yapan kadınlara göre ağrılarının daha az olduğu tespit edilmiştir.

Sezaryen

doğumSezaryen, cerrahi bir operasyonla gebenin karın bölgesine açılan kesi ile bebeğin dünyaya getirilmesini sağlayan ameliyattır. Ortalama 1 saat süren sezaryen ameliyatlarında anne adayı normal doğuma kıyasla iki üç kat daha fazla anesteziye maruz kalmaktadır. Sezaryen, normal doğum sırasında gelişen risk durumunda veya zamanı gelmesine rağmen hala doğmayan çocuklarda tercih edilen yöntemlerden bir tanesidir. Sezaryende anne adayına spinal, epidural veya genel anestezi yapılarak, anne karnına ve rahmine büyük bir kesi atıldığı için bu yöntem cerrahi bir işlem olarak kabul edilir.

Vajinal doğumun güvenli bir şekilde tamamlanmasının mümkün olmadığı durumlarda sezaryen daha çok tercih edilir. Anneyi veya çocuğu tehdit eden bir durum tespit edildiğinde, tıbbi müdahalenin de oluşturacağı riskler göz önünde bulundurularak sezaryen tercih edilmelidir. Bu riskli durumlar arasında bebeğin uygun pozisyonda olmaması, bebeğin ideal boyuttan daha iri olması, plasentanın erken  ayrılması, bebeğin nabzının zayıf olması ve ilk hamileliğin 35 yaşından sonra olması gibi durumlar sayılabilir. Anne adayının psikolojisinin sancıya dayanacak kadar güçlü olmaması da sezaryen tercih nedenlerinden biri olarak sayılabilir. Sezaryen, özellikle Türkiye’de vajinal doğumdan sonra en tercih edilen yöntem haline gelmiştir. 2017 senesinin verilerine göre her 100 bebekten 53’ü sezaryen ile dünyaya gelmiştir.

Fakat, Sağlık Bakanlığı ve birçok uzman sezaryenin ancak normal doğumun mümkün olmadığı istisnai durumlarda öncelik verilmesi gerektiğini belirtmektedir. Hamile kadınlar sezaryen sırasında neredeyse hiç acı veya ağrı hissetmezler. Fakat sezaryen doğumun dezavantajları ve riskleri diğer yöntemlere göre çok daha fazladır. Her şeyden önce sezaryen sırasında anestezi gerektiğinden dolayı anne vücudunu uyuşmuş hisseder ve bu nedenle vajinal doğum sırasında yaşanan hisleri hissedemez. Karın tabakaları kesi ile kat kat açıldığı için annenin iyileşme süresi normal doğuma göre daha uzun sürer. Bu durum annenin bebeğiyle kuracağı yakın temas için engel olabilir ve hastanede kalış süresi daha uzun sürebilir.

Ayrıca sezaryen cerrahi bir işlem olduğu için her ameliyatta olduğu gibi bu ameliyatında riskleri vardır. Normal doğumun avantajlarından bir diğeri de normal doğum sırasında bebeğin  akciğerindeki sıvıyı daha kolay atabilmesidir. Bu süreç sezaryende daha uzun sürebileceği için bebeğinizde geçici solunum problemleri olabilir. Anne ve bebek için hayati risk oluşturan bir durum olduğu vakalarda, sezaryen hayat kurtarıcı bir operasyona dönüşür. Fakat, acil müdahale gerektirmediği taktirde sadece annenin değil doktorunuzun da görüşü alınmalıdır, şartlar normal doğum için uygun değilse sezaryen tercih edilebilir ve bu süreç hakkında bilgi sahibi olunmalıdır.

Suda Doğum

service

Anne adayının daha rahat ve stressiz bir süreç yaşaması için bebeğin doğmasının su dolu küvette gerçekleştirilmesidir. Küvet önceden steril bir hale getirilir ve içi vücut ısısına yakın derecedeki suyla doldurulur. Anne adayında istenilen rahim açıklığı elde edildikten sonra anne adayı küvete alınır ve süreç başlar. Son yıllarda oldukça tercih edilmeye başlanan yöntemlerden biridir. Vajinal doğuma alternatif olarak kabul edilen bu yöntemde anne adayı, 35-37 derecelik ılık suyun içerisinde doğum yapar. Ilık su anneye rahatlama hissi verdiği için bu yöntemde doğuran kadınlara da ağrı kesici veya suni sancıya verilmesine gerek yoktur.

Buna ek olarak, doğum sırasında anne vücudunun salgıladığı endorfin hormununun su içerisinde daha fazla salındığına dair kanıtlar vardır. Annenin rahatlamasını sağlayan bu hormon aynı zamanda stres ve kaygı seviyesini de daha aza indirir. Suda doğum sayesinde bebek 9 ay boyunca anne karnında kaldığı sudan çıkıp başka bir suya geçmek bebeğin şoka girmesini önler. Ancak suda doğurmanın mümkün olmadığı bazı durumlar vardır. Bu sebepler; bebeğin erken doğması, bebeğin ters gelmesi, ikiz gebelik, aşırı kanama, genital uçuk gibi durumlarda yapılması mümkün değildir. Bununla birlikte suda doğurmak isteyen anne adayların genellikle ikinci veya üçüncü hamileliklerinde tercih etmesi önerilir.

Suda doğurtacak olan doktor ve ekibin daha önceden deneyimli olması, steril bir ortamda yapılmasına ve acil bir durumda sudan hızlı ve verimli bir şekilde çıkış yapılabilmesi sağlanmalıdır.

Epidural (Ağrısız)

Halk arasında ağrısız olarak adlandırılan epidural, anestezi uzmanı tarafından uygulanır. Anne adayı oturur pozisyondayken bel bölgesi steril bir solüsyonla temizlenir ve örtülür. Ardından lokal anestezi uygulanarak bel bölgesine ince bir iğne yardımı ile kateter yerleştirilir. Kateterin dış kısmı hastanın sırt bölgesine yapıştırılır ve hasta ilaç dozu verilmek üzere hazırlanmış olur. İlk etapta verilen düşük doz hastada herhangi bir alerjik reaksiyon gelişip gelişmediğinin tespitini sağlar.

Hamilelik Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Neredeyse bütün kadınlar hamilelikten sonra bazı günlük rutinlerinden vazgeçmek zorundadır. Sağlıklı beslenme, stresten uzak durma, kilo verme gibi anne ve bebek sağlığı için dikkat edilmesi gereken birçok konu vardır. Hamilelikte yapılması gerekenler annenin rahat bir hamilelik geçirmesini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda bebeğin gelişimine de olumlu etki yapacaktır. Anne adaylarının doğum yapmadan önce dikkat etmesi gerekenler şu şekilde sıralanabilir:

  • Sağlıklı besinleri tüketmek,
  • Tütün ve alkol kullanmamak,
  • Kahve, çay, gazlı içecek tüketmemek,
  • İşlenmiş gıda ve doymuş yağ tüketmemek,
  • Yağlı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmak,
  • Buhar banyosu, sauna, jakuzi gibi çok sıcak yerlere girmemek,
  • Ağır kaldırmamak ve yorucu hareketlerden uzak durulmalıdır.
  • Stresten uzak durmak,
  • Rahat ayakkabılar tercih etmek,
  • Radyasyon yayan görüntüleme cihazlarından uzak durmak,
  • Hasta kişilerle yakın temasa geçmemek
  • Kasları güçlendirmek adına eğitmen gözetiminde egzersiz yapmak
  • Anne ve bebek sağlığı için çok kilo almamaya dikkat etmek,
  • Yalnızca doktorun önerdiği ilaçları ve vitaminleri kullanmak,
  • Vücudun yeteri kadar dinlenebilmesi için günde 7 ila 9 saat uyumak,
  • Yüksek belli iç çamaşırları ve göğüsleri rahat ettirecek sütyenler giymek,
  • Sentetik yerine pamuklu ve bol kıyafetler tercih etmek,
  • Beli sıkan kemerlerden ve pantolonlardan uzak durmak
  • Araba, otobüs ve tren yolculuklarını 6 saatten az tutmak
  • Uçak yolculuğu için doktordan onay alarak seyahate çıkılmalıdır.
  • Çoklu gebeliklerde 6. aydan sonra cinsel ilişkiye girilmemelidir.

Bebek Doğduktan Sonraki Süreçte Nelere Dikkat Edilmelidir?

Bebek doğduktan sonrası dönem, hamilelik ve doğum sırasında yapılması gerekenler kadar dikkat edilmesi gereken bir dönemdir. Doğumdan sonra başlayan ve ortalama 6 hafta süren bu dönemde annenin psikolojisinde ve fizyolojisinde bazı değişiklikler fark edilebilir. İşte anne adaylarının bu süreci daha kolay atlatabilmeleri için akıllarında tutmaları gereken bazı konular aşağıda sıralanmıştır:

  • Tütün ve sigara tüketilmelidir.
  • Çay ve kahve tüketimi azaltılmalıdır.
  • Doğal yolla doğuran kadınlar 24, sezaryen yapan kadınların 48 saat hastanede gözetim altında kalması gerekir.
  • Hastaneden çıktıktan sonra evde de annelerin bir süre dinlenmesi gerekir.
  • Dinlenmek, sürekli uzanmakla aynı şey değildir. Evde dolaşmak ve basit ev işleri yapmak anne için kan dolaşımının artmasında önemli bir faktördür.
  • Normal doğum yapmış kişiler ortalama 1 hafta sonra basit egzersizlere başlayabilirler. Fakat sezaryen yapan annelerin 6 ay boyunca dikişleri zorlayacak hareketlerden kaçınması gerekir.
  • Emzirmek için protein açısından zengin yiyecekler yiyin ve gaz yapan yiyeceklerden kaçının.
  • Baharatlı, acı, yağlı yiyecekler yemekten kaçınılmalıdır.
  • Kabızlıktan korunmak için bol su içmeli ve lifli besinler tüketilmelidir.
  • Duş almak için doktorunuzun önerdiği güne kadar bekleyin ve ayakta duş alın.
  • Vajinal yolla doğuran kadınlar kadınların vajinal hijyenine özen göstermesi ve koruması gerekir. Günlük ped kullanan kişiler, pedleri sık sık değiştirmeli ve genital bölgeyi kuru tutmalıdır. Sezaryen olan kadınların da dikiş bölgesini temiz tutmaları gerekir.
  • Bu süreçte, kadınlar eşleri tarafından destek alabilir. Emzirdikten sonra bebekle uyumak, vücut direncini sağlamak için oldukça önemlidir.
  • Göğüslerde enfeksiyon oluşmaması ve süt kanallarının tıkanmaması için bebeğin sık sık emzirilmeli ve fazla süt sağılarak boşaltılmalıdır. Göğüse sıcak bir havlu ile masaj yapılması sertliğin geçmesine yardımcı olacaktır.
  • Lohusalık dönemi tam olarak bitene kadar ilişkiden uzak durulmalıdır.
  • Bebeğin aşıları ve kontrolleri zamanında yaptırılmalıdır.
  • Bebek doğruktan sonra vajina kontrolü yaptırmak önemlidir.
  • Ağır kanama ve pıhtılaşma, akıntının renginin değişmesi, kesi yerinde şişlik, kızarıklık, şiddetli ağrı, kusma ve mide bulantısı gibi durumlarda hemen doktora başvurulmalıdır.
  • Emziren anneler doktor tarafından verilen ilaç ve vitaminler dışında herhangi bir ilaç kullanmamalıdır.
]]>
Orgazmik Shot Uygulaması https://burcaktok.com/tedaviler/orgazmik-shot-uygulamasi/ Tue, 18 Jan 2022 12:01:08 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=4087 Klitoris ve vajen içindeki duyarlı cinsel haz noktalarına yapılan orgazmik shot uygulaması (o-shot) orgazm noktalarına yapılan genital orgazm aşısıdır. Hastaya uygulanan orgazm aşısı ile orgazm sıklığında ve yoğunluğunda artış hedeflenmektedir. O-shot uygulaması cinsel ilişkide haz ve orgazm yoğunluğunun artışını sağlamak için yapılmaktadır. Ayrıca cinsel ilişkide haz alan kişiler yaşamış oldukları hazzı artırmak istemeleri durumunda da orgazmik shot uygulamasına başvurabilirler.

O Shot Uygulaması Hangi Amaçlarla Yapılır?

Orgazm shot uygulamasında hastaya enjekte edilen tedavi ile hastanın klitoris çevresi ve G noktasından kendi kanı alınmaktadır. Orgazm aşısı içerdiği büyüme faktörleri etkisi ile kanlanmayı ve duyarlılığı artırarak cinsel uyarılmayı kolaylaştırır. Genellikle o shot uygulaması en fazla cinsel ilişkide vajinal bölgede haz artışı ve ilişki sırasında orgazm işlevini sağlamak amacıyla uygulanmaktadır. O shot uygulaması ile hem cinsel ilişkideki haz artmakta hem de orgazm olamama sorunu giderilmektedir.

İdrar Kaçırma Problemlerinde O Shot Uygulaması

Orgazmik shot uygulaması kadınlarda idrar kaçırma sorunları içinde kullanılmaktadır. Kadınlarda mesane boynu ve idrar kanalı çevresinde kolajen bağ dokusu çeşitli faktörlere bağlı olarak zaman içerisinde zayıflamaktadır. Bu sebeple özellikle doğum yapmış ve ileri yaştaki kadınlarda öksürük, gülme ve ağır kaldırma gibi fiziksel aktivitelerle idrar kaçırma problemi sık olarak ortaya çıkmaktadır. Orgazm aşısı ile bu bölgede doku desteği ve hücre yenilenmesi sağlanmaktadır.

 

]]>
Orgazmik Shot Uygulaması Nedir? | Op. Dr. Burçak Tok | Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı nonadult
Kürtaj https://burcaktok.com/tedaviler/kurtaj/ Thu, 06 Jan 2022 11:42:05 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2795 Kürtaj, rahim içinde istenmeyen bir gebeliğin tahliyesi anlamına gelir. Halk ağzında bebek-çocuk aldırma olarak da geçmektedir. Tıbbi literatürde gebelik terminasyonu, gebelik sonlandırılması veya dilatasyon – küretaj olarak da geçmektedir.

KÜRTAJ YASAL BOYUTU

Gebelik tahliyesi amacı ile yapılan kürtajlarda, son adet döneminden itibaren 10 hafta ile sınırlıdır. Son adet tarihi adetin başlangıç günüdür. Gebelik bu haftanın üstünde ise kürtaj işlemi uygulanmaz.

Ancak gebeliğin anne hayatı için tehlike durumu varsa anne hayatı düşünülerek gebelik haftasına bakılmaksızın gebelik sonlandırılabilir.

Rahim içindeki bebekte yaşam ile uyumlu olmayan veya doğumdan sonra bebeğin yaşamını büyük ölçüde etkileyecek bir durum ultrason ve testlerle tespit edilirse, bebek hayatı düşünülerek gebelik sonlandırılabilir.

Kürtaj İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Kürtaj cerrahi bir girişimdir. Bu yüzden tecrübeli kişiler tarafından yapılmalıdır.
  • Kürtaj yapılmadan önce gebeliğin büyüklüğü ve rahimdeki konumu belirlenmelidir.
  • Kürtaj işlemi steril ortamlarda yapılmalıdır. Genel veya lokal anestezi uygulanabilir.
  • Hastaya genel anestezi uygulanacaksa 4-5 saat öncesinden aç ve susuz olması istenmelidir.
  • İşlemden sonra kontroller yapılmalıdır.

Kürtaj Riskleri

  • Rahim ve bağırsak delinmeleri oluşabilir.
  • Kürtaj esnasında yoğun bir kanama oluşabilir.
  • Gebeliğin tahliye edilmeden kalması.
  • Rahimde kürtaj işleminden sonra parça kalması.
  • Anesteziye bağlı problemler çıkabilir.
  • Rahim içi dokunun tahribi veya rahim içinde yapışıklıkların oluşması sonucu adet görememe veya azalması.

]]>
Kaç Haftaya Kadar Kürtaj Yapılabilir? | Op. Dr. Burçak Tok | Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı nonadult
Kadın Cinsel İşlev Bozuklukları https://burcaktok.com/tedaviler/kadin-cinsel-islev-bozukluklari/ Thu, 06 Jan 2022 11:34:36 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2792 Bu cinsel sorunun birçok sebebi bulunmaktadır. Başlıca 6 kategoride toplanırlar.

  • Azalan Cinsel İstek: Cinsel istekte azalma, cinsel düşüncelerin, cinsel birleşme ve orgazma ulaşma sıklığının azlığı olarak tanımlanabilir. Nedeni genel olarak psikolojiktir. Eşle olan uyumsuzluk ve çatışmalar da buna sebep olmaktadır. Kullanılan bazı ilaçlar, menapoz, gebelik ve laktasyon dönemi, cinsel şiddet ve travma da bu durumu tetikler.
  • Cinsel Tiksinti Bozukluğu: Bu durum diğer sebeplere oranla daha nadir görülür. Bu durumda kadın cinsellikten kaçar ve düşünmek istemez. Bu duruma anksiyete, depresyon gibi psikolojik nedenler sebep olabilir.
  • Cinsel Uyarılma Bozukluğu: Yeterli cinsel uyarıya rağmen kadında salgı ve kabarma oluşmaması ya da cinsel birlikteliğin sonuna kadar sürdürülememesidir. Genelde orgazm bozukluğu ile birlikte görülür. Laktasyon ve menapoz dönemi, yaşlanma, ilaçlar, alkol kullanımı gibi nedenlerden de olabilmektedir
  • Orgazm Bozukluğu: Yeterli uyarıya rağmen çoğu zaman orgazmın yaşanmaması, gecikmesidir. Psikolojik sebeplerden kaynaklanmaktadır. Sonradan ortaya çıkabilen bir durumdur. Eşler arasında uyumsuzluk, çatışma, cinsel travma, fiziksel ve metabolik rahatsızlıklar, alkol ve ilaçlar orgazm bozukluğuna neden olur.
  • Vajinismus: Cinsel ilişki denendiğinde, vajinal kaslarda sürekli kasılmalar olmasından dolayı cinsel birlikteliğin gerçekleşmemesi veya ağrılı olma durumudur. Bu sorun kızlık zarından kaynaklanabilmektedir.
  • Disparoni: Cinsel ilişkinin ağrılı olma durumudur. Genital bölge enfeksiyonları, doğum sonrası iyileşen yaralar gibi bir çok neden disparoniye sebep olabilmektedir.

]]>
Cinsel Terapiye Hangi Durumlarda Başvurulmalıdır? | Op. Dr. Burçak Tok nonadult
Eşler Arası Cinsel Uyumsuzluk https://burcaktok.com/tedaviler/esler-arasi-cinsel-uyumsuzluk/ Thu, 06 Jan 2022 11:26:35 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2788 Cinsel ilişkide kadın ve erkek arasındaki duyguların bedenen de ifade edilmesi gereklidir. Her çiftte cinsellik hayatı ve uyumu farklıdır. Her insanın da doğal olarak cinsel beklentileri farklıdır. Kadının veya erkeğin cinsel yaşamı biyolojik yapısından, yaşam şartlarından, yaşadığı çevreden etkilenir. Bu yüzden cinsel yaşamda neyin doğru veya yanlış olduğunu söylemek zordur. Kadın ve erkeğin beklentilerinin anlaşılması ve ortak noktada buluşması zaman alabilir. Bu yüzden cinsel uyum zaman ve çaba gerektirir.

Eşler Arası Cinsel Uyumsuzluk Nedenleri

  • Eşlerin sürekli huzursuz bir halde veya gergin olması cinsel uyumu kötü yönde etkileyecektir.
  • İlişki esnasında beklentiler karşılanmadığında bu durum da cinsel uyumsuzluğa neden olacaktır.
  • Evlilikte çıkan sık çatışmalar cinsel isteği azaltacağı için uyumu da etkileyecektir.
  • İki tarafın da cinsellik hakkında yeterli bilginin olmamasından, uyumsuzluk ile karşılaşmak olasıdır.
  • Eşlerden birinde bir sorun varsa bunu açıkça dile getirmelidir.
  • Bazı fizyolojik ve metabolik rahatsızlıklar.

Cinsel Uyum Nasıl Sağlanır?

Eşler öncelikle birbirine karşı anlayışlı ve sabırlı olmalıdır. Eğer bir problem varsa bunu karşı tarafa açıkça söylemelidir. Mümkün olduğunca stres gibi olumsuz faktörlerden uzak durulmalıdır. Eğer cinsellik hakkında yeterli bilginiz yoksa beraber bir cinsel terapi uzmanına gidebilirsiniz. Bu gibi çözümler uygulayarak cinsel uyumsuzluğun giderilmesi mümkündür. Eğer ortada sağlık sorunları varsa bunlar da tedavi edilmelidir.

]]>
Cinsel İsteksizlik https://burcaktok.com/tedaviler/cinsel-isteksizlik/ Thu, 06 Jan 2022 11:23:32 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2785 Kadın veya erkeğin cinsel açıdan hiçbir istek duymaması durumudur. Bu isteksizlik stres, üzüntü veya başka bir psikolojik nedenden kaynaklanabilir. Kişi cinsel olarak uyarılsa bile bu durumda değişiklik göstermez. Ancak bu isteksizliğin 6 aydan fazla sürmesi durumunda mutlaka tedavi edilmesi gereklidir. Cinsel isteksizlik genel olarak 3 kategoriye ayrılmaktadır.

  • Primer Cinsel İsteksizlik: Bu durum ergenlik döneminde başlamaktadır. Kişi bu durumda hiçbir cinsel aktiviteye ilgi duymaz.
  • Sekonder Cinsel İsteksizlik: Kişinin önceden cinsel açıdan aktif olasına rağmen, daha sonradan bu durumun azalmasıdır.
  • Durumsal Cinsel İsteksizlik: Bazı zamanlarda kişide cinsel isteğin kaybolmasıdır. Genelde yorucu ve stresli günler, maddi kaygılar, aniden değişen duygu durumları buna neden olabilir.

Cinsel İsteksizlik Neden Olur?

Bu durum hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilen bir problemdir. Yaş ilerlemesine bağlı olarak ortaya çıkabilmektedir. Fakat zaman zaman her yaş döneminde de görülebilir. Psikolojik olarak da ortaya çıkmaktadır. Cinsel ilişki sırasında acı, ağrı, uyarılamama, uyumsuzluk, erkeklerde sertleşememe, erken ya da geç boşalma gibi durumlar neden olabilir.

Cinsel İsteksizlik Nasıl Tedavi Edilir?

Cinsel isteksizliğe sebep olabilecek pek çok metabolik ve psikolojik rahatsızlık bulunmaktadır. Metabolik sebepler şunlardır; kalp, prostat, nörolojik hastalıklar, diyabettir. Bu rahatsızlıkların tedavi edilmesi ile problem ortadan kalkacaktır. Eğer durum psikolojik ise bir psikiyatri uzmanı ile görüşmek sağlıklı bir seçim olacaktır. Tedavi sürecinde en önemli unsur sabırlı olmak ve strese girmemektir.

]]>
Ağrılı Cinsel İlişki https://burcaktok.com/tedaviler/agrili-cinsel-iliski/ Thu, 06 Jan 2022 11:21:39 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2783 Bir diğer adıyla disparoni, cinsel birliktelik sırasında kadının yüzeysel olarak vajina girişinde veya kasık bölgesinde ağrı, yanma veya batma hissetmesi durumudur. İlk cinsel birliktelikte oluşabileceği gibi, cinsel ilişkiden uzun süre hatta aylar sonra da ağrılı cinsel ilişki yaşanabilir. Psikolojik olarak cinsel ilişkiye hazır olmayan kadınlarda da bu durum oldukça yaygındır.

Ağrılı Cinsel İlişki Sebepleri

  • Vajina veya vulvar bölgesinde oluşan enfeksiyon, genital uçuk veya siğil gibi durumlardan oluşabilir.
  • Kızlık zarı veya vajina girişinde doğuştan gelen darlıklar.
  • Kalın ve sert kızlık zarının bulunması.
  • Doğum sonrasında veya vajinada yapılan cerrahi işlem sonrası dokuların kötü iyileşmesi.
  • Cinsel ilişkide kullanılan prezervatife karşı vajinanın gösterdiği enfeksiyon.
  • Cinsel birleşmeye hazır olmadan girmek.
  • Rahim sarkması, mesane sarkması (sistosel) veya vajinanın arka duvarının sarkması (rektosel) ağrılı cinsel ilişkiye sebep olur.
  • Daha önceden psikolojik olarak etkilenmek.

Ağrılı Cinsel İlişkide Tedavi Yöntemleri

  • Vajinismustan kaynaklı bozukluklarda cinsel terapiler uygulanır.
  • Vajinal akıntı ve vajinal enfeksiyona bağlı durumlarda medikal tedaviler uygulanmaktadır.
  • Vajinal kuruluk sebebiyle vajina içine krem, jel, sprey formunda ilaçlar verilmektedir.
  • Kızlık zarından kaynaklanabilen bir durum olduğundan cerrahi operasyon ile bu zar alınabilir.
  • Doğumdan sonra veya cerrahi bir operasyon sonrası yaralar kötü iyileşebilir. Bu durumda ağrılı cinsel ilişki ortaya çıktığı için, vajinal estetik operasyonlar gerçekleştirilebilir.
]]>
Vajinismus https://burcaktok.com/tedaviler/vajinismus/ Thu, 06 Jan 2022 11:20:10 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2781 Vajen bölgesindeki kasların istemsiz olarak kasılması sonucu ortaya çıkan cinsel fonksiyon bozukluğudur. Bu durumda kadın cinsel ilişkiye girmek istemesine rağmen, kendi iradesi dışında ilişkiye giremez. Bu durum vajinanın dar olmasından kaynaklanmamaktadır. İki çeşit vajinismus bulunur:

  1. Primer Vajinismus: İlk cinsel ilişkide vajinanın içindeki kasların kasılmasıyla cinsel ilişkiye girememe durumudur. Bunun temel sebebinde ilk cinsel ilişki korkusu yatabilir. Bu vakada vajinal penetrasyon başarılı olmamaktadır.
  2. Sekonder Vajinismus: Normal bir cinsel hayata sahip kadında düşük, kürtaj veya zor yapılan doğum sonrasında ortaya çıkmaktadır. Bu durumda daha önce vajinal penetrasyon gerçekleştirilmiştir ancak söylediğimiz sebeplerden sonra tekrarlanması mümkün değildir.

 

Vajinismus Olmasının Sebepleri Nelerdir?

  • Yaygın sebeplerden biri psikolojik olarak kadının etkilenmesidir. İlk gece korkusu, namus, kızlık zarı gibi toplumsal yargılar maalesef bu duruma sebep olmaktadır.
  • Kadın daha önceden taciz, tecavüz veya ilişkiye zorlama gibi durumlara maruz kalmış olabilir. Bu sebep de psikolojik olarak vajinismus neden olur.
  • Yapısal olarak vajinanın kısa olması veya içinde perde olmasıdır.
  • Kızlık zarının normalden sert ve kalın olması.

Vajinismus Nasıl Tedavi Edilir?

İlk olarak vajinanın yapısına bakılır. Kızlık zarı sert ve kalın ise buna müdahale edilebilir. Daha sonra uzman bir psikolog yardımı ile cinsel isteksizlik ve depresyon nedenleri incelenir. Vajinismus tedavisinde fiziksel yöntemler de kullanılmaktadır. Vajinal dilatörler (genişleticiler) ve fizik tedavi egzersizleri uygulanabilir.

]]>
Vajinismus Nasıl Tedavi Edilir? | Op. Dr. Burçak Tok | Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı nonadult
Lazerle Genital Estetik https://burcaktok.com/tedaviler/lazerle-genital-estetik/ Thu, 06 Jan 2022 11:16:58 +0000 https://burcaktok.com/?post_type=bdevs-service&p=2779 Vajinanın görüntüsünden veya fonksiyonel açıdan kişiyi rahatsız eden durumlarda genital estetik tedavisi tercih edilir. Teknolojinin gelişmesi ile genital estetikler günümüzde cerrahi işlem olmadan daha kolay bir şekilde  gerçekleştirilmektedir. Lazerle genital estetik cerrahi işlem gerektirmeden yapılan uygulamalardan biridir.

Lazerle Genital Estetik Yaptırma

Lazerle yaptırabileceğiniz genital estetikleri şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Lazerle vajina daraltma: Lazerle vajina daraltma işlemi cerrahi bir müdahale gerektirmediğinden dolayı daha kolay ve avantajlı bir işlemdir. Günümüz teknolojisinin ilerlemesi ile hiçbir ağrı ya da acının hissedilmediği lazerle genital estetik son derece geliştirilmiş ve anestezi gerektirmeyen bir işlemdir.
  • Genital bölge beyazlatma: Bu işlem vajina kararması durumunda son derece etkili bir çözümdür. Dar kıyafet giymek, cildin PH dengesini bozan kremler, sentetik iç çamaşır giymek gibi birkaç neden yüzünden genital bölge de kararma görülebilmektedir. Vajina bölgesinin beyazlatma işlemi vulva beyazlatma olarak da bilinmektedir. Lazerle genital estetik olan vulva beyazlatmanın birkaç farklı yöntemi de bulunmaktadır.
  • Lazerle genital bölgeyi sıkılaştırma: Genital bölge sıkılaştırma estetiğine genellikle idrar kaçırma, cinsel ilişki de zevk alamam, rahim sarkması, vajina kuruluğu ve bağırsak sarkması yaşan kişilerde tercih edilmektedir. Ortalama yarın saat süren bir işlemdir. Hiçbir ağrı veya acı hisse duyulmamaktadır.
]]>